17 Ekim 2013 Perşembe

Çocuk'lar da alt ıslatma problemi " 4-12 " yaş..


Yakın bir tanıdığım bu şikayet ile bana gelip nasıl davranması gerektiğini sordu..
Fakat;
Ben Dr değilim,direkt olarak üroloji bölümüne gidip sıkıntısını anlatmasını ve anca onların yardımcı olabileceğini söyledim nazikçe..Öyle kulak dan dolma bilgiler almış ki,inanamadım açıkcası ve bu konu hakkında ufak bir araştırma yaparak konuyu düzgün bir dille anlatmak istedim...

Bu konudan muzdarip çok insan varmış meğer.

Tanıdığımın kızı 5 yaşında ve geceleri altını ıslatıyormuş,uykusu ağır olduğu için..Gündüz'leri uyumadığı için böyle bir sıkıntı olmuyormuş..
Sağlık problemi yüzünden veya ailevi problem neden olabiliyormuş.Özellikle erkek çocuklar da babayla ilgili bir problem yaşarlarsa böyle bir sorun gündeme gelebiliyormuş..

Araştırmalarım sonucu çoğunun genetik,özellikle de 'Baba' kaynaklı olabileceğini öğrendim ve çok şaşırdım..

Eğer çocuk sadece gece uykusu ağır olduğu için altına kaçırıyorsa,babanın çocukluğunda bu sıkıntı kaç yaşına kadar devam ettiyse.Çocuk'ta da o yaşa kadar devam edebileceği yazıyordu okumuş olduğum yazıda ;))
Vee ;) Bana böyle bir sıkıntı ile gelen kişiye sizde böyle bir problem varmıdır diye sorduğum da,eşinin çok uzun yıllar altını ıslattığını söyledi bana.Yani 'Kocasının'

Kulaktan duyma şeyler lütfen yapmayın.Önce Üroloji Bölümüne götürün,Sonra Psikolog ve Pedegog'lardan yardım almanızı ben nacizane öneririm.

Ama kesinlikle bağırarak,onur kırıcı hareketlerde bulunmayın ki daha da ters etki yaratmasın çocuğunuzda.Onlar da artık birer bireyler ve sağlık problemi olduğu için bu sıkıntıyı yaşıyor olabilirler..
Veya siz kaynaklı olabilir...

Sevgiler;


&&&&&&&&&&

Çocukların çoğu 2?4 yaş arasında idrarlarını hem gece hem de gündüz tutmayı becerirler. Çoğu zaman mesane gelişimindeki gecikmenin bir sonucudur, bu nedenle de yaşla sıklığı azalır. Üç yaşındaki çocukların %40'ı altını ıslattığı halde bu oran 5 yaşında %20'ye, 6 yaşında %10'a düşmektedir. Erkek çocuklar kızlara göre daha sık altını ıslatma sorunu yaşamaktadır.
Gece altını ıslatmanın kaç tipi vardır, nedenleri nelerdir?
Gece altını ıslatmanın iki tipi vardır. Doğumundan itibaren hiç kuru kalmamışsa primer (birincil) tip, en az 6 ay kuru kaldıktan sonra altını ıslatmaya yeniden başlamışsa sekonder (ikincil) tip altını ıslatmadan söz edilir.
Altını ıslatan çocukların büyük çoğunluğu birincil altını ıslatma grubunda yer alır. Bazen altını ıslatmaya sık ve acil idrar yapma ihtiyacı duyma gibi bulgular eşlik edebilir. Gece altını ıslatma, nedenlerine göre fizyolojik ve organik olmak üzere iki gruba ayrılarak incelenmektedir.
Gece altını ıslatan çocukların büyük bir grubu (%90-95'i) fizyolojik altını ıslatma grubunda toplanmaktadır. Bu çocukların gece uykuda mesane doluluğunu hissetmelerinin yetersiz, mesane kapasitelerinin küçük ve uyku derinliklerinin fazla olduğu bildirilmektedir. Önemlisi altını ıslatmanın büyük oranda genetik yatkınlığa dayanmasıdır.
Anne ve babadan birisinde altını ıslatma öyküsü varsa çocukta % 45, ikisinde birden varsa %77 oranında altını ıslatma sorunu yaşanmaktadır. Aile öyküsü olan olgular iyileşme zamanı bakımından ailelerine benzer bir seyir göstermektedirler.
Hangi hastalıklara eşlik eder
Altını ıslatan çocukların %2-3'ünden şeker hastalığı, böbrek hastalıkları, mesane hastalıkları gibi sorunlar saptanmaktadır. Olguların %5-10'unda ise altını ıslatmaya sık ve acil idrar yapma ihtiyacı gibi yakınmalar eşlik etmektedir. Bunlar "polisemptomatik altını ıslatma" olarak tanımlanmaktadır. Bu çocuklarda idrar yolu enfeksiyonu, idrarda bakteri olması, kabızlık ve bazen besin alerjisi saptanmaktadır.
Ayrıca son yıllarda halk arasında "geniz eti" olarak bilinen adenoid vegatasyonlu çocuklarda yüksek oranda altını ıslatma görüldüğü ve ameliyat sonrası yakınmalarının geçtiği üzerinde durulmaktadır.
Psikolojik sorunlar
Genel olarak psikolojik olaylar daha önce söz edilen primer altını ıslatma sorununa yol açmazlar. Bu nedenle de altını ıslatan çocukların büyük çoğunluğunda bir ruhsal sorun aramaya gerek yoktur. Ayrıca kötü çocukların altını ıslattığı gibi ön yargıların geçersiz olduğu akıldan çıkarılmamalıdır. Bir ruhsal sorundan sonra altını ıslatma yaşanıyorsa bu genellikle fizyolojik altını ıslatmanın yeniden ortaya çıkmasıdır. Davranışsal gerilemesi olan çocuklarda gece altını ıslatma yanında okul başarısızlığı, korku gibi ek bulgular vardır ve bunların mutlaka çocuk psikiyatristleri tarafından görülmesi gereklidir.
Nasıl yaklaşılmalı
Hemen ve önemle belirtmeliyiz ki altını ıslatmanın kendisinden çok, bu çocuklara ailelerin ve toplumun yanlış tutumları zarar vermektedir. Bunların içinde en tehlikelisi "Altına yapan kızını sobaya oturttu" gibi haber başlıklarına konu olan cinsel bölgelere yönelik cezalandırma girişimleridir. Bu tür tutumlar, çocuklar üzerinde etkisi ömür boyu sürecek izler bırakmaktadır.
Altını ıslatan çocukların fizyolojik bir gelişme gecikmesi yaşadığı (bir tür diş çıkarmanın, konuşmanın gecikmesi gibi) ve ailenin temel görevinin çocuğun benlik saygısı zedelenmeden bu sorunu atlatmasını sağlamak olduğu unutulmamalıdır. Bu nedenle altını ıslatan çocukların en geç 6 yaşında konuyla ilgilenen bir çocuk hekimi tarafından değerlendirilmesi ve gerekli incelemeler yapıldıktan sonra bir tedavi planı yapılması gereklidir.
Altını ıslatan çocuklarda ne gibi tetkikler yapılmalı
Altını ıslatma yakınması ile hekime getirilen çocuklar daha önce söz edilen organik faktörlerin varlığı bakımından incelenmelidir. Bunun için gündüz altına kaçırma, zor idrar yapma, kabızlık, zor ve acil idrar yapma, çok idrar yapma, kafa travması geçirme, idrarla birlikte kaka kaçırma, horlama ve gece ağızdan nefes alma gibi yakınmaların olup olmadığı soruşturulmalıdır. Elde edilen bilgiler ve genel muayene sonuçlarına göre idrar incelemesinden, mesane filmlerine uzanan bir dizi tetkik yapılmalıdır.
Altını ıslatan çocukların %97'sinde fiziksel bir neden yoktur. Bu nedenle ayrıntılı bir öykü çoğu zaman fizyolojik altını ıslatmanın olup olmadığı konusunda bilgi verir. Bu noktada altını ıslatan çocukta " küçük mesane" ya da uykudan uyanamama sorunu mu olduğunun aydınlatılması önemlidir.
Tedavide kullanılan yöntemler
Altını ıslatan çocuklara genel olarak 7?8 yaşına geldiğinde tedavi için girişimlerde bulunulması önerilmektedir. Bu girişimlerin başında çocuğun kendisinin ya da ailesinin gece uyanmasına dönük programlar gelmektedir. Ailenin çocuğu gece uyandırıp tuvalete gitmesini sağlayan program uygulanır. Bu program %90 oranında başarı sağlamıştır.
Tedavide alarm kullanımı ve ilaç tedavisi
Alarm cihazları çocuk idrar kaçırmaya başlar başlamaz hareket geçen ve böylece çocuğun uyanıp, mesanesini kontrol etmesi konusunda yardımcı olan araçlardır. Bu tedavi ile çocuklarda %70?84 oranında iyileşme sağlanmaktadır. Altını ıslatma tedavisinde uzun yıllardır çeşitli ilaçlar kullanılmıştır .%90'a varan oranda yineleme riski bulunmaktadır.
Alt ıslatma çocukluk çağında sık görülen bir sorundur ve ailelerin yanlış tutumlarının sürdüğü bir konudur. Öncelikle altını ıslatan çocukların konuyla ilgilenen çocuk hekimleri tarafından değerlendirilmesi ve ailenin katılımı ile uzun dönemli bir tedavi yaklaşımının denenmesi gereklidir.
- Posted using BlogPress from my iPad

12 Ekim 2013 Cumartesi

AŞK..

Ahhh aşk ahhh.. ;)

2004 de benim kalbimi,izin almadan çalan 'aşk'..

Hem de hiç hayalimde olmayan birine aşık olmuştum..

Uzun saçlı ve küpeli. ;)))

Bu hayat'ta büyük konuşmamayı öğreten kişi oldu bizzat kendisi.

2004 Aralık'da başlayan o güzel aşk.2008 Temmuz'da Evlilik ile taçlandı..

Allah'ıma hergün şükür ediyorum,onun gibi kalbi güzel,fedakar,başarılı,eşine her zaman destek veren ve yanında olan biri ile evli olduğum için..

Aradan tam 9 sene geçmiş.Şaka gibi ;)

Hergün gittikçe artan sevgim ve saygım var benim aşk'ıma..

Başka bir erkeğe aşık olamazmışım gibi geliyordu ki,canım oğlum Dünya'ya gelene kadar..

Aşk boyut değiştirir mi..Çok net " EVET "

Karşılık beklemeden sevmeyi öğreten,uykusuz ve yorgun geceler'imin "Parlak Işığı"

Tarifi imkansız bir aşk yaşıyorum 1,5 sene'dir..

Biz!
Anne ve Baba olmuştuk..Büyümüştük..

Bugün!!
Canım oğlum'un biricik babası'nın doğum günü..

İyi ki doğmuş,hayatıma girmiş ve bizim herşeyimiz olmuş..

Seni Çok Seviyoruz Bebeğim....


&&&&&&&&&&&&

Bey'lere hediye seçmek çok güç,çünki kısıtlı seçenekler var gerçekten..

Örnek olması adına paylaşıyorum,eşime almış olduğum hediyeleri...

En iyisine laik olan,Aşk'ıma bu yıl ki ufak hediyelerim..


Nefis Macaron'lar MacaronsBella'ya ait...Inanılmaz Güzeller...





















- Posted using BlogPress from my iPad